“
Çinli sanatçı Xiao Yu heykellerinde gerçek ceset parçaları kullanır. Nitekim 2005 yılında Bern'de bir martının gövdesi ile bir ceninin başındna oluşan bir kombinasyon sergiledi. Sanatçının taze malzeme bulmak için bir kadını kürtaja zorladığı ya da bunun için ona para verdiği söylentileri ayyuka öıkınca, Bern Müzesi'ne protesto ve tehdit mektupları yağdı ve müze müdürü objeyi mecburen sergiden kaldırdı. Fakat serginin küratörü eseri "gen manipülasyonu konusuna yepyeni bir biçimsel katkı" olarak savundu. Dehşet gösterisinden ucuz lunapark eğlencesine geçiş çok hızlı olabilir. Buna en iyi örnek ceset terbiyecisi Gunther von Hagens'tir. Bir zamanlar Heidelberg'de işinde gücünde bir anatomi uzmanı olan von Hagens, "plastinasyon" adını verdiği özel bir ceset koruma yöntemi geliştirdi. Plastinasyon, kadavranın dokularındaki bütün sıvılarının kurutulması, ardından sertleşen silikonla kaplanması. Von Hagens bu yöntemle ölüleri en ince ayrıntısına kadar "plastinat"a dönüştürüyor, üstüne üstlük bir de en absürd şekillerde deforme edip sergiliyor. Bir cesedi örneğin Salvador Dali'nin tanınmış motifi "Çekmece Adam"a dönüştürdü. Von Hagen bu aktiviteleri için devamlı mantıklı açıklamalar bulmak için yırtınsa da, ceset bulmak için Doğu Avrupa'da ve Çin'de yasadışı yollara başvurduğu kuşkusunu asla tam olarak ortandan kaldıramadı. Şapkasıyla ve dur durak bilmeden zırvalamasıyla Joseph Beuys'un acıklı bir karikatürünü andıran von Hagens, tipi sayesinde kabus etkisini mükemmel hale getiriyor. Fakat sanat dünyası "Plastinatör"ü reddederken, işleri arasında gerçek bir insna dilinden yapılmış bir heykel de bulunan Teresa Margolles'e avangard sanatçı olarak kucak açıyor. Sanat sektörünün keyfiliği burada artık had safhaya ulaşmış durumda.
”
”
Christian Saehrendt y Steen T. Kittl