“
(Yıkıntılar Arasında-Zabel Yesayan) 1909 Adana katliamını anlattığı bu kitap, 'bir tanıklık kitabıdır ve kuşkusuz, tanıklığı edebiyata dönüştürebilen tek Ermenice eserdir.' Ölülerin gömülemeyişinin, ölümün yarattığı boşluğun kapanamayışının, açtığı yaranın iyileştirilemeyişinin tanıklığı. Acı öylesine derin, barbarlık öylesine tarifsizdir ki tek çare kaybetmektir. Yas başka türlü nasıl tutulacak, ağıt nasıl yakılacaktır?
Zira bu kitap, bir kurmaca değil; felaketzedelerin ve felaketin resmidir. Çoğu kadın ve yaşlı, yetim, hayatta kalabilmiş kişilerle konuşmalara yer verir. Her bir satırı gözleyen/ izleyen/ tanıklık edenin ağrısını, çözümsüz çaresiz hissedişini, acıdan boğum boğum oluşunu taşır. Yazanın derdi, olanı biteni bu haliyle görünür kılmaz, hafızaya işlemektir. Melike Koçak
”
”