“
Lozan Antlaşması'nın bir amacı vardır: Diğer devletlerle aynı statülere sahip olmak. Bu şu demek: Kapitülasyonlar kabul edilemez. Benim elçim senin başkentinde oturuyorsa, senin elçin de benim başkentimde oturacak. Eşit haklarımız olacak. Benim Misak-ı Milli sınırlarım vardır vs.
Lozan'da başaramadığımız ve sonucu en hüsran verici olan konu Türkiye'nin güney sınırının belirlenmesinin ertelenmesi, yani esasen Kerkük ve Musul'u kaybedişimizdir. Çünkü orada petrol olduğu biliniyordu. Bunu bilen de Anglo-Persian Oil Company idi, yani bugünkü BP'nin atası olan şirket. Bunun bilindiğini biz nereden biliyoruz? 1929 senesinde yazılmış bilimsel bir makale var. Bunun yazarlarından George Martin Lees (1898-1955) 20 yılını Kürtlerle dağlarda jeoloji ile uğraşarak geçirmiş. Kürt kabilelerinde misafir olmuş ve bugünkü Türk sınırından Basra Körfezi'ne kadar olan bölgenin jeolojik haritalarını çıkartmış. Onun ve diğer iki arkadaşının değerlendirmeleri önce doğal olarak Anglo-Iranian Petrol şirketine sunulmuş. Şirket de devleti yani Lozan'da bizim karşımıza dikilecek olan İngiliz Dışişleri Bakanı 1. Kedeleston Markisi Lord George Curzon'u haberdar etmiş.
”
”
A.M. Celâl Şengör (Dahi Diktatör)