“
Hu sözü, Çinlilerin kendilerinden olmayan, bütün kuzey ve batı kavimlerini tanıtmak için kullandıkları, gayet geniş bir deyiştir. Çin kaynaklarına inemeyenler de bu konuda, O. Franke'nin Çin Tarihi adlı ünlü eserine bakabilirler. Çinlilerin Hu deyimi, eski Yunanlıların yabancı kavimlere, 'İskit' demelerine benzer. Hu deyimi üzerinde en derin araştırmayı, ünlü Çin ansiklopedisti ve ilim adamı Wang Kuo-wei yapmıştır. Bu büyük araştırıcının adı ve araştırmaları, bu kitabımızda sık sık yer almıştır. Kuan t'ang-chilin, 13, 14 adlı eserindeki bu araştırma Kui-fang, Hien-yün, Kun-i gibi, eski Çinlilerin kuzey kavimleri için söyledikleri sözleri, eski Çin klasiklerinden toplayarak bir araya getirmiştir. Fevkalade geniş bir kaynak bilgisine sahip olan bu araştırıcıya göre, Hu sözü başlangıçta Hun veya Hiung-nu kavim adlarının başka bir yazılışı idi. Fakat zamanla Çinliler bu sözü diğer yabancı kavimler için de kullanmaya başlamışlardı. Bu ünlü ilim adamı, bir sonuca giderken daima son derece zengin vesika veriyordu. O. Franke de eserinde, sık sık bu görüşü benimser görünmektedir. Bütün bu görüşleri, öz olarak vermek için bile yeterli yerimiz yoktur.
Çinliler, batıyı ve Türkistan'ı, oldukça geç çağlarda tanıdılar. Çinliler batıyı tanıdıktan sonra, her iki Türkistan halkına da, Hu demeye başlamışlardı. Bu deyimler az sonra, daha da gelişeceklerdi. Çinliler Türkistan şehir halkına Hsi-hu yani Batı Hunları demek yolu ile onları, çevrelerindeki diğer yabancılardan da ayırmak istemişlerdi. Yukarıda adı geçen Wang Kouwei, bunları bol miktarda vesika kullanma yolu ile, çok derin olarak incelemiştir.
Prof. Eberhard da, Kui-fang, K'un-i, Hun-i Hsien-yün, Hsün-yü gibi Çin'in kuzeyindeki eski kavimler üzerinde durmuştur. Çin tarihlerine yapılan eski Çin şerh ve notlarına göre bu kavimler, Hunların, yani Hiung-nu kavimlerinin ataları idiler. Çin edebiyatında böyle bir inanış, köklü ve yerlidir. Biz de vaktiyle, DTCF Dergisi'nde bu kavimler ile ilgili vesikaları, bir araya getirmiştik. Fakat bu çok eski vesikalardan, kesin sonuçlara gitmek doğru değildir. Bundan dolayı kitabımızda, kavimler coğrafyasını esas aldık. Çin tarihlerinde kuzeybatı kavimleri için Hu sözü kullanıldıkça, bu deyimi Hunlar diye belirledik. Çünkü ana Hun kitlelerinin bulunduğu bölgeler, bu yönde idi. Yoksa Çinlilerin zamanla değişen geniş etnik deyimlerine bakarak ırk ve kavim birlikleri kurmak, elbette ki doğru olamazdı.
”
”